“Taviz ver, bakan ol” teklifini reddetti

Avrupa Türk Basın Birliği’nin (ATBB) yönetim kuruluna seçilen ve bir dizi temaslarda bulunmak üzere Belçika’da bulunan Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği (TİGAD) Genel Başkanı Okan Geçgel, Brüksel programının ardından Almanya, Hollanda ve Fransa’daki TİGAD temsilciliklerinin resmî açılışlarını gerçekleştirecek. Brüksel’deki diplomatik ve medya temasları sürerken, Avrupa gündemini kilitleyen siyasi kriz de yeniden gündeme taşındı.

BRÜKSEL’DE 17 AYDIR HÜKÜMET KURULAMIYOR
Belçika’nın başkenti Brüksel’de tam 17 aydır hükümet kurulamazken, siyasi çıkmazın merkezinde Brüksel Milletvekili ve TFA Partisi Genel Başkanı Fouad Ahidar bulunuyor. Ahidar’ın TİGAD Genel Başkanı Gazeteci Okan Geçgel’e yaptığı açıklamalar, Avrupa siyasetindeki görünmez baskı mekanizmalarını açığa çıkardı.

“DEĞERLERİMİ TERK ETMEM KARŞILIĞINDA BAKANLIK TEKLİF ETTİLER”
Brüksel Parlamentosu’nda kritik konumda bulunan Ahidar, helal kesim, başörtüsü özgürlüğü ve Gazze konusunda takındığı net tavır nedeniyle yoğun baskı altında olduğunu belirtti. Ahidar, bazı siyasi aktörlerin kendisine açıkça makam teklif ettiğini ifade ederek şöyle konuştu:“Bu konulardaki görüşlerinden vazgeç, seni bakan yapalım’ dediler.
Değerlerimi makam için değiştirecek biri değilim.”

Ahidar’ın bu tavizsiz duruşu sonrası koalisyon görüşmeleri tıkanmış, Brüksel’de hükümetin kurulamamasında bu durumun belirleyici olduğu belirtiliyor.

Koalisyonun Ana Kilidi TFA Partisi
Seçimlerde 3 milletvekili çıkaran TFA Partisi, Brüksel’de hükümetin kurulması için kritik öneme sahip. Koalisyon için yalnızca 2 milletvekilinin desteği yeterliyken, Ahidar’ın geri adım atmaması, siyasi denklemi tamamen değiştirmiş durumda. Bu tablo, birçok uzman tarafından “Belçika demokrasisinin samimiyet testi” olarak yorumlanıyor.

“MÜSLÜMAN KİMLİĞİM BAZI ÇEVRELERİ RAHATSIZ EDİYOR”
Röportajda, baskıların temelinde dini kimliğinin olduğunu vurgulayan Ahidar, Avrupa siyasetindeki çifte standarda dikkat çekti.

“GÖÇMEN OLMAK ZOR…
Müslüman olmak ve siyasette duruşunu korumak daha da zor.
Müslüman kimliğimle siyaset yapmam bazı çevreleri rahatsız ediyor.”

Ahidar, çok kültürlü yapısıyla övünen Avrupa’nın, Müslüman siyasetçilere geldiğinde “görünmez bir duvar” ördüğünü ifade etti.

“SİYASETİ MAKAM İÇİN DEĞİL, İNSAN İÇİN YAPIYORUM”
Toplumun en kırılgan kesimlerine yönelik çalışmalarıyla bilinen Ahidar, siyaset anlayışını da şu sözlerle özetledi:“Siyaseti makam için değil, insanların hayatına dokunmak için yapıyorum.”

Bu yaklaşım özellikle göçmen toplulukları ve sosyal yardım ağları tarafından yakından takip ediliyor.

GEÇGEL: “BATI DEMOKRASİSİNİN SINIRI BURADA BAŞLIYOR”
TİGAD Genel Başkanı Okan Geçgel ise değerlendirmesinde, Avrupa’nın demokrasi söylemlerinin pratikte sınandığını belirtti.

Geçgel, “Fouad Ahidar’ın karşılaştığı baskılar, Batı demokrasisinin gerçek sınırını gösteriyor.
Özgürlükler Müslüman bir siyasetçiye gelince askıya alınıyor.”dedi.