Tarih ve hayat, coğrafyada yaşanır. O coğrafya bizim için Yozgat’tır.
Birde gönül coğrafyamız vardır.
Onu bu âleme nasıl sığdırabiliriz ki? Doğu- batı enlemiyle kuzey-güney boylamının sınırları yetmiyor ki bize…
Yerde kökü olmayanın dalda meyvesi olmaz… Bir de “Vatan toprağının üstünü koruyamayanlar altında yatmayı hak etmezler…”, derler.
Yozgatlının vatan bayrak millet din tarih sevgisini bağlılığını anlatmaya benim sözcüklerim cümlelerim yetmez. O fevkalade yüksek bir seciyedir.
İyisiyle kötüsüyle eksiği ile fazlasıyla ömrümüzü burada yaşayarak geçirdik.
Yozgatlı hak ve hakikatin izinden peşinden ayrılmaz.
Eğitimi, genel kültürü, sosyal itesi her insanın yaşadığı coğrafyayla doğrudan ilişkilidir.
Yozgat’ın hangi görüş, mezhep, etnik kökenden olursa olsun buranın havasını soluyan, ekmeğini yiyen suyunu içen insanların esasen temel değerler ve konularda yoktur birbirinden farkı..
Geçenlerde bir sosyal medya paylaşımında açıklama yapan karı koca iki kişiye bir soru sordular.
Soru; Türkiye’de nerede yaşamak istemezsiniz.
Cevap;Erzurum/Konya/Yozgat
Neden diye soruyu genişletti sunucu.. cevap;Milliyetçiler,bağnaz ve tutucular demez ler mi?.
Bir anda şok oldum.
Benim ömrüm Yozgat’ta geçti bu sözlere katılmam mümkün değil..
Ayrıca çokta alındım bu sözleri üzerime
Derler ki “Bir deli bir kuyuya taş atar kırk akıllı çıkaramazmış”
Yozgat’ta yaşayan bizleriz burayı kendimize vatan bildik kaderimiz bildik bundan da bir şikayetimiz hiçbir zaman olmadı.
Eskiler derler ki ” içeri de soy gayreti dışarıda köy gayreti” biz Yozgat’ımıza her daim sahip çıkar ve söz söyletmeyiz.
Dünyanın her yerinde ülkemizin her ilinde başarılı çalışkan gayretli kendine ve etrafına son derece faydalı aynı zamanda çok yüksek makamlarda Yozgatlı vardır. Birçoğu ile de yakın temasımız vardır.
Yozgat insanı özgürlüğün ne demek olduğunu bilir, anlar
Yozgat insanı bağımsızlık mefkûresini ne olduğunu bilir anlar
Yozgatlı Vatanı için Milleti için Devleti için en çok şehit veren ve bununla da iftihar eden bir coğrafyadır.
Bizler, ülkemizin birliği dirliği için her yerde duruş sergilerken kendini bilmez bazıları Yozgat yaşanmaz demiştir.
Biz bu insanlara sadece gülüp geçemeyiz.
Esasen bu tiplere karşı sistematik ve metadolojik bir çalışma ile bu tür fikirleri olanlara cevap verebilmeliyiz.
Yozgatlı Hakka hakikate yol alırken bazı densizler inkara gidiyorlar..
Bu tür açıklamalar bizi daha da çok coğrafyamıza bağlamalı Yozgat’ımız için daha faydalı neler yapabilirizin peşinde olmalıyız.
İnanç dünyamız, imanımız, ahlâkımız çok sağlam olmalı.
Bunları da dilimizle, edebiyatımızla, edibimizle, edebimizle, sanatımızla yazabilir ve anlatabiliriz.
Suya düşen taş misali halka halka herkes gücünün yettiği kadar Yozgat’ımıza sahip çıkmalı ve tarihimizi coğrafyamızı bilmeli ve anlatmalıdır.
Rüzgar nereden eserse o tarafa dönen insanları Yozgat’ta bulamazsınız.
Daha da çok içimde fırtınalar kopuyor ama sizler arif insanlarsınız azımızı çoğa kabul edin efendim…!