Çözüm sürecinin, barışın, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin; dayanışmanın, paylaşmanın, zenginiyle fakiriyle, kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla bir arada yaşamanın; aynı havayı solumanın, aynı ekmeği bölüşmenin ve aynı suyu içmenin adıdır Yozgat.
Ülkemizin güneydoğusunda 40 yıldır devam eden terörle mücadele ve teröristle mücadele artık sona ermek üzere. PKK, kendini feshettiğini, silah bıraktığını ve Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde herhangi bir faaliyet göstermeyeceğini beyan etti. Esasen bu, son derece önemli ve tarihi bir açıklamadır.
Lafın burasında, Yozgat’ı Türkiye’ye örnek bir il olarak duyurmak ve ilan etmek istiyorum.
Yüzyıllardır Yozgat’ta yaşayan bizler; Kürtlerle, Alevi kardeşlerimizle, Çerkezlerle, Bulgaristan ve Makedonya’dan gelen kardeşlerimizle, Karadeniz’den, Ağrı’dan ve doğudan gelen kardeşlerimizle etle tırnak gibi bir arada yaşıyor, bununla da övünüyor ve büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
Aynı mahallede oturuyor, aynı apartmanda yaşıyor, cami cemaatinde buluşuyor, düğünlerde ve cenazelerde birlikte yer alıyoruz. Birbirimizle kız alıp kız verdik, akrabalık ilişkileri kurduk. Bugüne kadar hiçbirimiz, etnik kökenimize ya da kimliğimize dayalı herhangi bir eksiklik hissetmedik. Her birimiz Yozgat’ta birinci sınıf vatandaş olarak yaşadık, yaşıyoruz ve bununla gurur duyuyoruz.
Devletimizin her zaman yanında olan, ülkemizin bağımsızlığına, üniter yapısına, bayrağına ve sınırlarına karşı büyük bir hassasiyet gösteren Yozgatlılar, Türkiye’de en fazla şehit veren illerin başında gelmektedir. Yozgatlı şehitlerin arasında Kürt de vardır, Türk de; Çerkez de vardır, Tatar da; Alevi de vardır, Sünni de. Ve her birimiz, vatan için, bayrak için, millet için, dinimiz ve mukaddesatımız için canımızı vermekten çekinmeyiz.
Yozgatlı belki konuşurken sert olabilir, giyim kuşamı modaya uygun olmayabilir, şehir kültüründe bazı eksiklikleri olabilir; hatta nasılsın, iyi misin derken bile yüksek sesle, bağırarak konuşabilir. Ama şunu herkes bilir ki, Yozgatlı demek, Türkiye Cumhuriyeti devletinin her zaman yanında, destekçisi ve bekçisi demektir. Türkiye’nin hangi vilayetine giderse gitsin, Yozgatlı itibar görür, referans kabul edilir ve güvenilir, sözüne sadık, oturması kalkması bilen biri olarak tanımlanır. Biz de bundan mutluluk duyarız ve gezdiğimiz illerde bu saygıyı yaşayarak görürüz.
66 plakayla Türkiye’nin hangi iline gidersek gidelim, orada yaşayan insanlar bize karşı güler yüzlü, yardımsever, çayını ikram eden, sofrasını paylaşan insanlar olmuştur. Aynı şekilde biz Yozgatlılar da, dışarıdan gelen memur, asker, polis, subay veya herhangi bir görevli kişiye karşı bugüne kadar hiçbir saygısızlıkta bulunmadık; böyle bir durum da ne duyulmuş ne de görülmüştür.
Yozgat’taki bu birlik ve beraberlik duygusu, Türkiye’ye örnek olabilecek düzeyde ve pilot bölge niteliğindedir.
Yozgatlı, terörle mücadelede ve teröristle mücadelede her zaman en ön safta yer almış; gerektiğinde canını, kanını feda etmekten asla çekinmemiştir. Konu devlet, bayrak, ülkenin birliği ve beraberliği olunca, Yozgat’ta akan sular durur, sözün bittiği yer orası olur.
Yozgatlı, terörün sona erdiği ve terör örgütünün kendini sonlandırdığı haberini mahallelerde, köylerde, ilçelerde sevinçle karşılamış; bu gelişmeleri kardeşlik ve barışın bir işareti olarak görmüştür. Devletimizin yaptığı bu işe de tam destek vermiştir.
Aklın yolu birdir. Yozgat kamuoyu, hangi siyasi görüşten olursa olsun, devletimizin terörle ve teröristle mücadelede almış olduğu tarihi kararları güçlü biçimde desteklemiş ve her zaman olduğu gibi safını belli etmiştir.
Yozgatlı, devlet yetkililerinin söylediklerini dikkatle takip eder, söylenenin yapılmasını da ister. Terör konusunda Yozgat, deyim yerindeyse “ağzı var dili yok” gibi davranabilir; ancak iş eyleme ve icraata döküldüğünde neyin ne olduğunu, neden-sonuç ilişkisini çok iyi bilir ve ona göre davranır.
Kendinden önce devletini, bayrağını, vatanını düşünür ve bunlar için başını belaya koymaktan asla çekinmez.
Sonuç olarak; milli mücadele döneminden beri Yozgat, kim olursa olsun, hangi ilden gelirse gelsin, yaşamak için kapısını, gönlünü, sofrasını açmış ve hâlâ da bu duygu ve düşüncelerle yaşamını sürdürmektedir.
Bu nedenle diyoruz ki:
Yozgat, Türkiye’ye örnek bir ildir.