“Ortadoğu”

“Orta Doğu bir ziyafet gibidir; ya misafir listesindesinizdir ya da menüde. Misafir listesinden düşmek kolaydır, ancak menüden çıkmak zordur.”

“Eski bir deyiş vardır, burada meâlen paylaşayım: Ortadoğu ziyafet sofrası gibidir. Diyelim ziyafete davet edildiniz de katılmak istemediniz. Ama ziyafet sofrasındaki yemeklerdenseniz nereye kaçacaksınız?”

Bir Ortadoğu ülkesiyiz ya, bu coğrafyadayız ya, bu mesajı üzerimize alıp başlıktaki soruyu sormak çok mu yanlış olur?

Acaba Türkiye olarak biz masada misafir listesinde miyiz yoksa menüde mi?

İsrail’in derdi nedir, maksadı nedir?

Tevrat’ta yazan arz-ı mevud’u oluşturmak mı?

İslam dünyasını neden kana buladı?

Suriye, Irak, Lübnan, Libya, şimdi de İran… Eee…

Sonra sırada Türkiye mi var?

Tamam da biz bunun böyle olduğunu 35 sene önce Erbakan Hocam anlattı, biz de dinledik.

Nasıl ve ne zaman, ne ile mücadele edileceğini de öğretti.

Yani demem o ki, siz giderken biz geliyorduk.

Binlerce yıllık devlet geleneği olan ülkemiz, her türlü senaryoyu hem yazar hem de oynar.

Eskiler derler ki “Otu çek, köküne bak.”

Arkalarına ABD ve İngiltere’yi, Batılı güçleri alanların tarih boyunca ürettikleri nüfus, yaşadıkları coğrafya ortada.

ABD Başkanı Türkiye’yi yumuşatmak ve etkisini, gücünü anlamak için tabir caizse her türlü zarf atmayı deniyor.

Trump, Netanyahu ile yaptığı görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı övdü, Netanyahu’ya da “makul olursan onunla anlaşabilirsin” dedi, üstelik medya önünde…

Ne yani, nasıl makul olursa?

Yani sen Ortadoğu’yu yak-yık, Türkiye’den “makul” olmayı bekle, veya…

Türkiye’yi kendi içerisinde tut, onlar siyaseten birbirleriyle uğraşıyorlar mı demek istedi?

Veya

İsrail yönetimi, Türkiye’nin ekonomik yönden ve siyasi yönden manipülasyona açık olduğunu ima etmiştir.

Körfez ülkeleri ve Suudi Arabistan “Trump’a bey’at etmeye ve cizye ödemeye” razı olmuş durumdalar…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis’in açılışındaki konuşmasında “İsrail’in Türkiye için de tehdit oluşturduğunu” söylemişti. Benzeri bir sözü bir süre sonra Devlet Bahçeli de seslendirdi. İki lider “iç cephe tahkimi” gereğini de bu sebebe bağlamıştı.

Sonuç;

Dünya İsrail sebebiyle iyiye gitmiyor…

Yozgat’ta derler ki;

“Çanak çanağa değince birisi kırılırsa öbürü de çatlar.”

Günümüz dünyasında sıcak savaşanın kazananı olmaz.