enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,7510
EURO
36,6841
ALTIN
2.960,01
BIST
9.886,05
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yozgat
Az Bulutlu
4°C
Yozgat
4°C
Az Bulutlu
Perşembe Çok Bulutlu
5°C
Cuma Az Bulutlu
7°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
8°C
Pazar Açık
9°C

Bozdağ: Bildiriye imza atanları aydın olarak görmüyorum

Bozdağ: Bildiriye imza atanları aydın olarak görmüyorum

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye’deki üniversitelerde bazı akademisyen ve araştırma görevlilerinin “Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi” bildirisine imza atanları aydın olarak görmediğini söyledi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yozgat Bozok Üniversitesi Rektörlüğü ziyaret etti. Bakan Bozdağ, ziyarette gazetecilerin sorularını yanıtladı. Üniversitelerde görevli bazı akademisyen ve araştırmacıların imzaladığı bildiriyle ilgili bir soruya Bozdağ, “Herkes aydınlar bildirisi diyor kusura bakmasınlar aydınlar gerçeği görendir. Terör örgütünün istediklerini gerçek diye kamuoyuna takdim eden değildir. Aydınlar gerçek kulak verendir. Ama somut gerçeğe kulak verendir. Ortada somut gerçeğe vermek yok, gerçeği görmek yok, PKK’nın gözüyle PKK’nin diliyle PKK’nin kulağıyla gerçekleri çarpıtma vardır. Türkiye Cumhuriyeti devletine büyük bir iftira vardır ve terör örgütünün alenen propagandası yapılmaktadır. Bunun kabul etmemiz mümkün değildir. O yüzden ben bu bildirinin altına imza atanları diploması olan insanlar olarak görüyorum. İsminin önünde Prof. Doç, Yrd Doç, öğretim görevlisi, araştırma görevlisi sıfatı olan insanlar olarak görüyorum, Ama bunların aydın olma özellikleri yoktur. Çünkü üniversite bitirmek diploma almak bir takım isminin önüne sıfatlar koymak bir kişinin tek başına aydın olması için yetmez. Aydın olmak aydın olmanın gereklerini yamayı da gerektirir. Türkiye’nin gerçeklerine gözünü kapatanlar karanlığı aydınlık zannediyorlar. O nedenle ben o bildirini altına imza atanları aydın olarak görmediğimi buradan bir kez daha ifade etmek isterim. Aydınlar karanlıkta yürüyüp de kendi karanlıklarını Türkiye’ye aydınlık gibi gösteremezler. Gerçekten aydının ışığını herkese yansıtırlar. Ama maalesef terör örgütünün görüşlerini aydınlık olarak Türkiye ye takdim eden bu karanlıkta yürüyen insanları, diplomalı insanlar olarak görüyorum. Belli ki diplomalar insanları tek başına aydınlatmaya yetmiyor. Belli ki sıfatlar insanları aydın yapmaya yetmiyor. O yüzden Türkiye’nin gerçek aydınlarının da bunun karşısında sesini yükseltmesini lazım.” dedi.

“Medyadan duyuyoruz bazıları, ‘okumadan imza attık, ben buna katılmıyorum” diyen Bozdağ, şöyle devam etti: “Eğer herhangi bir akademisyen bunun altına istemeden veya bu boyutunu bilmeden okumadan imza atmışsa o zaman samimiyet testi ortada imzasını geri çeker, açıklama yapar imzamı çekiyorum diyebilir. Bunu engelleyen kimse yok. Ama bu belli ki bu organize bir iş Türkiye’nin bu kadar üniversitesinde görev yapan akademisyenleri böyle bir metinin altına imzaya kim ikna etti, bu metni kim yazdı. Nerden geldi bu metin Kandilden mi yazıldı. Yoksa Türkiye’de herhangi bir üniversite demi yazıldı. Bu metni hazırlayanlar bir araya gelip cümle cümle müzakere mi ettir. Şöyle mi yazalım dediler. Çalıştay mı düzenlediler ne yaptılar onun da Türkiye tarafından bilinmesi lazım. Kim organize etti nasıl oldu bütün bunların ortaya çıkmasında fayda vardır. Ben Türkiye’nin gerçek aydınlarının da sesini yükseltmesinin Türkiye’deki demokrasinin bir gereği olduğunu düşünüyorum CHP’nin tutumunu da eleştirmekte fayda var. Çünkü CHP bölgede yaşanan terör saldırıları karşısında Türkiye Cumhuriyeti devletinin aldığı meşru tutumu, attığı meşru adımları görmezden gelen aksine bunun karşısında PKK’ya bir cümle söylemeyen ve PKK’yı adeta haklıyan yaklaşımları kabul edilemez bir durumdur. Bu bildiride yazan konuların hangisi doğru. Bu bildiri, kimin kaleminden çıkmış, şuanda bu hendekleri,barikatları orada yapanlar kimlerdir. CHP’nin buna dair bir sözü var mı. Uzaylılar mı bu barikatları kurdu hendekleri kazdı. Kim yaptı bunu CHP’nin sayın genel başkanı çıkıp açıklaması lazım. Kamuoyuna da söylemesi lazım. Demesi lazım ey PKK diyebiliyor mu. Türkiye’nin Cumhurbaşkanına hakarette yarışanlar PKK’nin ele başı eli kanlı teröristlerine tek bir kelime söyleyebiliyorlar mı. Hergün diktatör despot diye bağırıyorlar. Ben buradan söylüyorum bu eli kanlı teröristlere bir gün olsun ey eli kanlı teröristler diye sesini yükseltiyorlar mı. Yükseltmiyorlar onun içinde ben buradan CHP’ye oy veren seçmenlere sesleniyorum. Lütfen CHP’nin Atatürk’ün kemiklerini sızlatan bu duruşu karşısında CHP’nin yönetimine tavır koyun, sesinizi yükseltin diye onlara davette bulunuyorum.”

 

 

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.