Bakan Bozdağ: 15 Temmuz darbenin ve darbecilerin defterinin dürüldüğü tarih olmuştur

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “15 Temmuz, milletin demokrasiye milli iradeye hukuk devletine ve seçilmişlere ölümüne sahip çıkma iradesinin somut bir göstergesidir. Türkiye’de 15 Temmuz bir milat olmuştur. Neyin miladı cumhuriyet ve demokrasinin milli iradenin hukuk devletinin ortak değerleri arasında yer aldığının miladı olmuştur. Bundan sonra 80 milyon insanı tek tek ele geçirmeden Türkiye’nin, ne organları, kurumları, ne de anayasal düzeni, ne de milletin sahip olduğu ortak değerleri kimse yok edemeyecektir. 15 Temmuz, bu anlamda darbenin de, darbecilerin de defterinin dürüldüğü tarih olmuştur” dedi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yozgat’ta düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü, Şehitleri Anma programına katıldı. Yozgat Şehitliği’nde düzenlenen program saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Kuran tilavetinin ardından bütün şehitler için dua edildi. Bakan Bozdağ daha sonra şehit kabirlerin ziyaret edip karanfil bırakıp dua etti. Şehitlik programı ardından, Yozgat Valiliği tarafından düzenlenen Milli İradenin Yükselişi” fotoğraf sergisini gezdi. Burada gazetecilerin sorularını cevaplayan Bakan Bozdağ, 15 Temmuz’da şahadete ulaşan bütün şehitlere rahmet, gazilere sıhhat ve uzun ömür diledi. Bozdağ, “15 Temmuz 2016 da Fetö kurucusu yönetici terörist ele başı Fetullah Gülenin onayladığı plan ve program dahilinde onun talimatıyla Türk Silahlı Kuvvetler içerisindeki FETÖ’cü teröristler ve onlara eklemlenen bazı unsurlarca başlatılan ve icraya konulan darbe teşebbüsü, aziz milletimizin, demokrasiye, insan haklarına, cumhuriyete, anayasal düzene, iradesini seçilmiş cumhurbaşkanına ve hükümetine meclisine ölümüne sahip çıkması sonucu başarısız kılınmıştır.” dedi. Türkiye’de ilk defa bir darbe teşebbüsünün, halkın iradesiyle yenildiğini belirten Bakan Bozdağ, “Artık bir şey kesindir. Türkiye’de bundan sonra kim ne maksatla olursa olsun millete rağmen bir icraat yapabilme imkanı yoktur. Türkiye’de 15 Temmuz bir milat olmuştur. Türkiye’de demokrasiye, cumhuriyete, mili iradeye kastedenler bir yeri ele geçirerek veya bir şehirde güç sahibi olarak Türkiye’de bunları yok etme imkanı bulamayacaktır. 80 milyon insanı tek tek ele geçirmeden Türkiye’nin ne organları, kurumları, ne de anayasal düzeni, ne de milletin sahip olduğu ortak değerleri kimse yok edemeyecektir. 15 Temmuz bu anlamda darbenin de darbecilerin de defterinin dürüldüğü tarih olmuştur” diye konuştu.

TÜRKLERİ ASİMİLE EDEMEYİZ DİYE KORKUYORLAR

Avrupa ülkelerinde, Cumhurbaşkanı ve bakanların 15 Temmuz’u anlatmasına izin verilmemesi konusunu da değerlendiren Bakan Bozdağ, “Avrupa birliği üyesi ülkeler demokrasi ifade hürriyeti insan hakları gibi konularda her zaman kendilerini daha yukarıda gösteriyorlar. Ve Türkiye’yi ve Türkiye gibi ülkeleri sürekli itham ediyorlar. Türkiye’de şu anda olağan üstü hal var. Ve ana muhalefet lideri Ankara’dan İstanbul’a adaleti istismar yürüyüşü yaptı. Bir hakkı kötüye kulandı. Ama Türk hükümeti, Türkiye’nin güvenlik güçleri olağan üstü hal olmasına rağmen bütün bu sürecin demokrasisinin içerisine işlemesi için ve güvenlik içerisinde yürümesi için her türlü önlemi aldı. Türkiye’den daha ileride olduğu iddia edilen ülkeler. Ben soruyorum, işlenmiş bir su ç var mı yok. İşlenen bir suç var mı yok. Peki ne olacak izin verdiklerinde; bir bakan kendi topluluklarıyla bir araya gelip onlarla konuşacak, onlara mesajlarını iletecek. Almanya’sı Avusturya’sı Hollanda’sı, Türk bakanların oradaki Türk toplumu ile bir araya gelmesinden neden korkuyorlar. Benim kanaatim şu esasında korkmalarının ana nedeni Türk toplumumun Türkiye’ye olan muhabbetlerinin güçlenmesidir. Yani Türk liderler bakanlar siyasetçiler Avusturya Hollanda Almanya gibi yerlerde Türk toplumu ile bir araya gelirse biz buradaki Türkleri asimile edemeyiz Türkiye olan muhabbetlerini yok edemeyiz diye endişe ediyorlar. Onun için Avrupa parlamentosunun da kararına dayanak teşkil eden raporda da orada hiç çekinmeden Türkiye’nin, Avrupa da ki Türk diasporası ile ilgilenmesinden rahatsız olduklarını beyefendiler raporlara geçiriyorlar. Hamburg’da yaktılar yıktılar .G 20 zirvesinde yakanlar, yıkanlar Türkler miydi. Onlar kendileri daha iyi biliyor. Terör örgütlerine teröristlere her türlüğü kucağı açıyorlar meşru hükümet temsilcilerine uluslar arası hukuka rağmen kapıları kapatıyorlar. Onların hükümranlıkları olabilir ama bütün herkesiz riayet etmesi gereken diplomatik nezaket kurallar var bunlara uymaları gerekiyor” dedi.

KILIÇDAROĞLU TELEVİZYONDAN OLUP BİTENİ SEYRETMİŞ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz gecesinde televizyon izlerken çekilen fotoğrafı konusunu gülerek yorumlayan Bakan Bozdağ, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun o gece ne yaptığını herkes merak ediyordu, en azından ne yaptığına dair fikir sahibi olduk. Televizyondan olup biteni seyretmiş onu gördük. Yani havaalanından, hemen sıvışıp eve gittiğine dair bilgiler vardı. Şimdi evdeki haline dair de görüntüler çıktı. Bu ne yaptığını gösteriyor. Keşke o gün Türkiye’nin cumhurbaşkanının, başbakanın yaptığı gibi halkı ile birlikte olsa halkın arasında olsaydı. Daha büyük bir iş yapmış olurdu. Ama maalesef onu yapmadı. Darbeye karşı , darbecilere karşı evden darbeyi ve darbecileri ve süreci izlemeyi tercih ettiğini görüyoruz. Ben ana muhalefet adına, Türkiye adına üzüldüm.” Bu adalet yürüyüşü de esasında adaleti istismar yürüyüşüdür, bir hakkın kötüye kullanılmasıdır. Sayın Kılıçdaroğlu burda yeni bir şey söylememiştir. Bu güne kadar söylediklerini toplu bir şekilde tekrar etmiştir.

KILIÇDAROĞLU 2019 SEÇİM KAMPANYASINI BAŞLATTI

Kılıçdaroğlu’nun Adalet Yürüyüşü ve Adalet Mitingi konusunda açıklamalarda bulunan Bakan Bozdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kılıçdaroğlu, adaleti istismar etmiştir. Türk milletinin 16 Nisan’da ortaya koyduğu iradeyi tanımadığını o konuşmasında da ortaya koymuştur. Esasında milleti tanımadığını ifade ediyor. Bütün hedefi 2019 seçimidir. Bir yandan seçimi gayrimeşru ilan ederken bir yandan 2019 seçimine dönük yatırım yapıyor. Bana göre Maltepe’de yaptığı miting 2019 seçim kampanyasını başlatma mitingidir. Çok erken başladı. Onu söyleyelim. Millet onu çok iyi görecek ve değerlendirecektir. Yürüyüşten ve mitingden, PKK çok mutlu olmuştur. Fetöcüler mutlu olmuştur. Türkiye’ye karşı hareket eden çevreler çok mutlu olmuştur. Geziyi destekleyenler çok mutlu olmuştur. Türkiye’de demokrasinin ve sağlıklı yürüyüşün devamından rahatsız olanların hepsi çok ama çok mutlu olmuşlardır. Lider olarak hemen Kılıçdaroğlu’nu ilan ettiler. Bakıyorum ben. Ne kadar fetöcü varsa, şimdi lider oldu diyor. Yani yürüyerek lider olunabiliniyormuş şimdi onu öğrendik. Performansı çok iyi 69 yaşında, şöyle yürüdü, böyle yürüdü diyorlar. Siyasette performansı halk ölçer. Verdikleri oylarla vatandaş bunu ölçer. Hakem vatandaştır. Kazandığınız seçime göre başarı ölçülür. Şimdi düşünün, sayın Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP altı seçime girmiş. 2 halk oylaması, 2 milletvekili seçimi, bir Cumhurbaşkanı seçimi, birde mahalli idareler seçimine girmiş. Altısını da kaybetmiş. Altı seçime girip, altısını da kaybedip nasıl başarılı olunur anlamıyorum. Lider olmak için de başarılı olmak lazım siyasette. Lider olmuş olsa millet onu ödüllendirir. Ama bakıyorsunuz, yok. Şimdi liderliğin kıstası değişti CHP’ye göre, hatta FETÖ’ye göre, PKK’ya göre, bunları destekleyenlere göre. Yani belli bir amaçla belli bir yerden belli bir yere yürüdüğünüz zaman siz lider oluyorsunuz. Onun için lider olmak isteyenlerin işi kolaylaştı artık. Lider olmak kolay. Yürüdünüz mü iş tamam.”