Ramazan ayındayız.Oruç tutanlarımız çok elhamdülillah..
Allah kabul etsin..
Sabah markete gittim.Evvelden ve tabi ki Yozgat merkezde bulunan sahipleriyle abi-kardeş olduğum yerlerdi..
Alışveriş yapmadan hanımın elime tutuşturduğu listedekileri gözden geçirdim.Betim benzim attı..
Anladım ki bugün benim için ekonomik yönden unutulmaz ve tarihi bir gün olacak..
Ee ne yapalım hanıma hizmet vatana hizmettir düsturunu ve veciz sözünün sahibi de benim..
Başa gelen çekilir dedim..
Alışverişe başladım
Et fiyatları yüksekti daha da yükselmiş
Sebze meyve fiyatları yüksekti daha da yükselmiş
Bakliyat fiyatları yüksekti daha da yükselmiş
Meşrubat gurubu fiyatları yüksekti daha da yükselmiş.
Şarküteri fiyatları yüksekti daha da yükselmiş..
Sokakta ki insanın gerçek gündemi bu..
Yozgatlının market market gezip bir ürünü üç beş daha ucuza almak için verdiği mücadeleyi görünce gerçekten üzüldüm..
Her yerde farklı fiyatlar var piyasa karmakarışık büyük bir istikrarsızlık var.
Vatandaşında elbette kafası karışmış durumda
Devletin ilgili kurumları elbette denetim ve gözetimini yapıyorlar..
Gerçekten ve inanarak yazıyorum bu fiyatlar anormal ve fahiş buna kanaat getirdim.Enflasyonla izah edilemez.Bir ay öncesine göre bu kadar fiyat artışı olmamalıdır
Üreticiden başlayarak sevk zincirinin son derece ciddi denetlenmesi gerekiyor. Sadece ürün markete gelince denetim yetersizdir.
4 kişilik bir aile bir haftalık market alışverişi kesinlikle 5000 TL’nin altında olmaz olamaz.
Hele birde ramazanda insanlar neyi görse canları istiyor bu rakam ramazanda kesinlikle daha da artacaktır.
Ben burada bu yüksek fiyatları marketleri sorumlu tutarak izah edilemeyeceğini biliyorum.
Nihai tüketici gerçekten alış veriş konusunda muzdarip buna bir çare bulunması elzemdir.
Sebze meyve reyonuna girdiğiniz zaman fiyatlar ürkütüyor insanları bir elimiz ileri almaya gidiyor diğer elimiz geri çekiyor.
Dünyada kendi kendine yeten yedi ülkeden biriyiz ama bu gidişatla bu sadece sloganda kalacak benden söylemesi..
Türkiye’de hiçbir şey üretmesek her şeyi dışarıdan ithal etsek bile fiyatlar bu kadar pahalı olmamalı..
Bizim ülkemizde çok büyük bir fırsatçılık var, stokçuluk var ki biz bunları yazıyoruz.
İnsanlar ekmeğinin yanına koyduğu katığı bulamazsa mutfakta ki tencere kaynamazsa istediğini yiyip içemezse toplumda sosyal denge bozulur. Vatandaş siyaset kurumundan ve devletten ilk beklediği alım gücünün artırılmasıdır.
Ortada böylesine büyük bir sorunumuz var. Bizlerde bunu gündeme taşımamız ve gerekenleri yazmamız lazım.
Derdimiz üzüm yemek bağcıyı dövmek değil
Öküz altında buzağı aramak değil
Arkaya geçip iki puan almak değil
Belden aşağı vurmak hiç değil
Karakolda doğru söyleyip mahkemede şaşmak değil
At ile arpayı kavga ettirmek değil
Derdim bu konuda siyaset yapmak hiç değil