Sağlıklı beslenme ve Detox programı yoğun ilgi gördü

Yozgat Sağlıklı Yaşam Derneği Başkanı Hacı Ahmet Doğan ve Federasyon Yönetim Kurulu Üyesi esnaf Kadir Kayıkçı’nın daveti üzerine Yozgat’a gelen Geleneksel Tıp Hekimi, İran Asıllı Farzollah Gholizadeh (Dr.Kalan)tarafından anlatılan Sağlıklı beslenme – detox, insan mizaçlarına, mizaçlara göre beslenme konulu program yoğun ilgi gördü.

Tarihi Kayyımzade Konağında düzenlenen sağlıklı beslenme – detox, insan mizaçlarına, mizaçlara göre beslenme konulu programa;  Türkiye Hacamatcılar Federasyonu Genel Başkanı Kürşat Arslan,  Hacamatcılar Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Yozgat Sağlıklı Yaşam Derneği Başkanı Hacı Ahmet Doğan ve Federasyon Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda esnaf olan Kadir Kayıkçı ve vatandaşlar katıldı.

Dr. Kalan, katılımın oldukça yoğun olduğu programda yaptığı konuşmada, Mizaç denilen ilim dalının önemine değindi. Mizaç denilen ilim Dalı’nın; kan, safra, balgam, sevda gibi bu dört gurubun Osmanlı Tıbbı’nda çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Kalan,Hekimin hastasına faydalı olabilmesi, onu tedavi etmesi için mizacını bilmek mecburiyetinde olduğunu söyledi.

Kalan, “Eğer bir hastada kan fazla ise; yüzünün rengi kızıldır, bedeni sıcaktır, koldaki damarları hızlı atar, idrarı kızılımsı bir renktedir. Boyun damarları doludur, ağzının tadı tatlıdır, hacâmat yerleri ve kan alınacak damarları kaşınır, gövdenin kızgınlığı hamamdan çıkan kişinin sıcaklığı gibidir. Ayrıca, soğuk havadan hoşlanır. Safrâ  fazla olanları ise buğday renkli olur, bedeni sıcak olup, damarları hızlı ve dolu atar. İdrarı sarı veya turuncu renginde olur. Kişinin ağzı acı ve susuzluk hissi fazladır. Sıtması çok sıcak ve yandırıcı olur. Sıtma belirmeden önce titrer.”dedi.

BALGAM FAZLALIĞININ DA BELİRTİLERİ ŞUNLARDIR;

Balgam fazlalığının belirtilerine de değinen Dr. Kalan, “idrarı beyaz olur, bu gibi kişilerin benzi ak olur, semiz olur. Bedeni sıcak değildir, damarları ağır, ağır hareket eder yani hafif hafif atar. Hasta çok uyur ve tembel, tembel hareket eder. Sevda fazlalığının belirtilerinde ise;  bu gibi kişilerin benzinin rengi koyu renkli ve donuk olur, parlaklığı olmayıp kara veya karaya meyleden ve hatta yeşile meyleden bir renkte olur. Gövdesinde kıl az olup mizacı zayıf ve ince olur. Damarları hafif ve ağır atar, devamlı düşünceli ve kederli olur. Sevda maddesi genellikle ihtiyarlıkta ve sonbaharda fazlalaşır.”diye konuştu.

OSMANLI HEKİMİ HASTALIĞI TEŞHİS ETTİĞİNDE TEDAVİSİNİ HASTANIN MİZACINA GÖRE YAPIYORDU

“Osmanlı hekimi, hastalığı teşhis ettiği zaman o hastalığın tedavisini o hastanın mizacına göre yapardı.” diyen Kalan, “O hastalığın ilacının demevi mizaçlı olanlar için ayrı formülü, balgamı, sevdavi, safravi mizaçlılar için ayrı ayrı formülleri vardır. Bunun için hekimin, hastanın mizacını tanıması çok önemlidir. Ayrıca hastalığın sebebi de bu kan, balgam, safra ve sevda denilen ve o şahısta belli bir dengesi olan hıltın birinin dengesinin bozulmasıyla meydana geldiğinden hangi hıltın o hastada çoğaldığı veya azaldığını teşhis etmesi gerekir. Kan fazlalaşmışsa hastanın çok uykusu gelir, gerinir, esner, burnu kanâr, gövdesinde çıbanlar çıkar. Safra fazlalaşmışsa ağzı acı olur, çok susar, uykusu gelmez, benzi sarı olur, iştahı olmaz. Balgam fazlalaşmışsa bedeni gevşek ve ağır olur, az susar, çok uyur ve gövdesi soğuk olur. Sevda fazlalaşmışsa gövde zayıf olur, rengi karasarı olur, midesi sıcak olup, uykusu gelmez ve fasid fikirler üretir der. Türkiye’de ve Dünyada Modern Tıp yanında kullanılması mecburi olan, geleneksel tedavi yöntemleri arasında yer alan, insan mizaçları bizlere çok ama çok gerekli olduğu kanısındayım.”diye konuştu.

Federasyon Genel Başkan Yardımcısı Hacı Ahmet Dogan’da bu tür söyleşi programlarının bundan sonrada devam edeceğini belirterek, Dr. Kalan ve katılımcılara teşekkür etti.